Veri odaklı çözümlerle iş süreçlerini yeniden tanımlıyoruz. Microsoft’un Fabric, Power BI ve Copilot teknolojileriyle desteklenen altyapımız; farklı ölçeklerdeki projelerde verimliliği artırıyor, karar alma süreçlerini hızlandırıyor ve kurumsal çevikliği güçlendiriyor.
Başarılarımızın Kaynağı
Stratejik Yaklaşım ve Teknoloji Seçimi
Veri odaklı dijital dönüşüm, günümüz organizasyonlarının hızlı, güvenli ve akıllı kararlar alabilmesi için temel bir ihtiyaç haline geldi. Karar alma süreçlerinde güvenilirliğin ve hızın artması, yalnızca operasyonel verimlilik için değil, organizasyonun bütünsel çevikliği açısından da kritik bir gereklilikti. Ancak geleneksel araçlarla bu hedefe ulaşmak mümkün değildi. Dağınık veri kaynaklarını tek bir çatı altında toplayacak, bu verileri anlamlı içgörülere dönüştürecek ve üretkenliği destekleyecek bir yapı kurulmalıydı.
Bu noktada, Microsoft’un modern veri ve yapay zekâ çözümleriyle uyumlu, ölçeklenebilir ve birbirini tamamlayan ürünleri stratejik olarak değerlendirildi.
Microsoft Fabric, veri yönetimi sürecini merkezileştirerek; farklı kaynaklardan gelen verilerin tutarlı, güvenli ve analiz edilebilir biçimde bir araya getirilmesini mümkün kıldı.
Power BI, yöneticiler ve ekiplerin veriyi sadece görmesini değil, anlamasını sağlayarak; anlık analiz, tahmine dayalı içgörü ve görsel raporlama gibi yetkinlikleri organizasyon geneline yaydı.
Copilot, üretken yapay zekâ desteğiyle süreçlerin tekrar eden bölümlerini otomatikleştirerek çalışanların katma değeri yüksek işlere odaklanmasına imkân tanıdı.
Bu üç teknolojinin birlikte kullanılması sayesinde sadece teknik bir entegrasyon değil, aynı zamanda kültürel bir dönüşüm de hedeflendi: Her seviyede çalışan için daha erişilebilir veri, daha hızlı kararlar ve daha etkili sonuçlar.
Uygulama Süreci: Entegre ve Aşamalı Bir Yaklaşım
Dönüşüm sürecine, organizasyonun mevcut durumunu detaylı analiz ederek başladık. Hangi verilerin nerede tutulduğunu, süreçlerin nasıl aktığını ve hangi noktalarda tekrar eden, zaman kaybettiren adımlar olduğunu ortaya koyan bir haritalama çalışması gerçekleştirildi.
İlk adımda, veri kaynaklarının merkezileştirilmesi hedeflendi. Microsoft Fabric bu sürecin temel taşı oldu. Farklı sistemlerde dağınık halde bulunan yapılandırılmış ve yapılandırılmamış veriler, Fabric’in sunduğu birleşik veri altyapısıyla tek bir platformda toplandı. Bu sayede tüm iş birimlerinin güvenilir ve güncel verilere erişmesi sağlandı.
Ardından, bu verilerin anlamlı içgörülere dönüşmesi için Power BI entegrasyonu hayata geçirildi. Her ekip, kendi iş ihtiyaçlarına göre özel olarak tasarlanmış gösterge panelleri üzerinden gerçek zamanlı analizlere ulaşabilir hale geldi. Yönetim kararları artık sezgilere değil, somut veriye dayalı olarak şekillenmeye başladı.
Son aşamada ise, üretkenliği artırmak ve operasyonel yükü azaltmak amacıyla Microsoft Copilot çözümleri devreye alındı. Özellikle tekrar eden görevlerde otomasyon sağlanarak; dokümantasyon, raporlama, içerik üretimi gibi süreçlerde çalışan verimliliği önemli ölçüde artırıldı. Ayrıca doğal dil ile etkileşim olanağı, teknolojinin adaptasyonunu kolaylaştırdı.
Tüm bu süreç, sadece teknik bir geçiş değil; ekipler arasında iş birliğini artıran, veri okuryazarlığını teşvik eden ve dijital yetkinlikleri geliştiren bir kültürel dönüşüm süreci olarak tasarlandı.

Elde Edilen Kazanımlar
- Raporlama sürelerinde %60 oranında azalma sağlandı
- %100 veri bütünlüğü ve merkezi erişim altyapısı oluşturuldu
- Veri okuryazarlığı organizasyon geneline yayıldı
- %95’in üzerinde kullanıcı memnuniyeti ile self-servis dashboard kullanımı yaygınlaştı
- Copilot ile içerik üretim sürecinde %70 zaman tasarrufu sağlandı
- Tüm ekipler için ortak veri dili oluşturuldu
- Uyum ve denetim süreçlerinde şeffaflık sağlandı
- Gerçek zamanlı karar alma kapasitesi artırıldı
Başarı Hikayeleri




